Bitcoin vadeli işlem piyasasında, özellikle de 25 Haziran’da vadesi dolan haziran sözleşmelerinde pek sık rastlanmayan bir şekilde fiyatların spot fiyatlardan daha düşük olduğu görülüyor.
Aylık sabit sözleşmelere, genellikle küçük bir prim ile işlem görüyor. Yani satıcılar, ödeme tarihini uzatmak için daha fazla para talep ediyor. Vadeli işlemlerin ayrıca sağlıklı piyasalarda yıllık yüzde 5-15 arası prim ile işlem görmesi gerekiyor. “Contango” olarak bilinen bu durum, yalnızca kripto piyasalarında görülmüyor.
Bu göstergenin ortadan kalkması veya negatife dönmesi ise tehlike çanlarının çalınması demektir. Vadeli işlem fiyatlarının spot fiyattan düşük olması, piyasada düşüş beklentisinin hakim olduğunu gösteriyor.
Yukarıdaki grafikte de görüldüğü gibi, önceki üç haftada sağlıklı bir şekilde yüzde 0,1-0,5 arasında prim görüldü. Bu oran, yılda yüzde 2 ile 9’a denk geliyor, yani nötr veya hafif düşüş beklentisi bölgesinde yer alıyor.
Kısa pozisyon alanlar aşırı kaldıraç kullandığında, bu gösterge 17 Haziran’da olduğu gibi negatife dönüyor. Ne var ki, haziran vade tarihine yalnızca bir hafta kaldığından dolayı, bu senaryonun doğrulanması için daha uzun vadeli sözleşmeler kullanılması gerekiyor. Vade tarihi yaklaşırken yatırımcılar, genellikle pozisyonlarını yeniden ayarlamak zorunda kalıyor ve abartılı fiyat hareketlerine yol açabiliyorlar.
Eylül vade tarihli vadeli işlemlerde de yıllık oranı yüzde 7’yi bulan yüzde 1,7’lik prim görülüyor. Bu durum uzun pozisyonlara gösterilen ilginin azaldığını ortaya koysa da, fiyatların spot fiyattan düşük olacağına dair bir sinyal vermiyor.
Dikkat edilmesi gereken bir diğer nokta da, bireysel yatırımcılar tarafından tercih edilen sürekli vadeli işlem sözleşmelerin fonlama oranı. Aylık sözleşmelerin aksine sürekli vadeli işlemler, genelde spot fiyata çok yakın fiyattan işlem görüyor.
Fonlama oranı, her sekiz saatte bir yenileniyor. Uzun pozisyonlar ağırlıkta olduğunda oran pozitife dönüyor ve daha fazla ücret ödüyorlar. Tam aksine kısa pozisyonlar ağırlıkta olduğunda ise fonlama oranı negatife dönüyor ve ücret ödeyenler kısa pozisyonlar oluyor.
24 Mayıs’ta fonlama oranı, pozitif yüzde 0,03 ile negatif yüzde 0,5 arasında seyrediyordu. Yani, piyasaya düşüş beklentisinin en hakim olduğu sırada dahi kısa pozisyonlar, haftalık yüzde 1 prim ödüyordu.
Kıyaslamak gerekirse, 13 Nisan’da uzun pozisyonlar 8 saatlik yüzde 0,12, haftalık ise yüzde 2,5 prim ödüyordu.
Çoğu yatırımcı mevcut durumun düşüşe işaret ettiğini söylese de, şu anda kısa pozisyonların fazla borçlandığına dair bir işaret bulunmuyor. Haziran ayındaki sözleşmelere az ilgi gösterilmesi de tüm piyasa duyarlılığını yansıtmıyor.